MEHMET ALİ ERSOY (ALİ HOCA)
MEHMET ALİ ERSOY (ALİ HOCA)
1939 yılında Yozgat ili Kadışehri İlçesine bağlı Elmalıçiftliği Köyü’nde dünyaya geldi. Babası’nın adı Abdurrahman; Annesi’nin adı Safiye’dir.
İki kız, üç erkekten oluşan beş kardeşin en küçüğüdür. Ağabeylerinin adı Faris ve Davut; ablalarının adı; Münevver ve Ayşe’dir.
Beş yaşındayken (1944 yılında) babasını kaybetmiş; yetim kalmıştır. Küçük yaştan itibaren ilim ve öğrenmeye ilgi duymuş; kendi gayretleriyle Yozgat ve Tokat bölgelerinde devrin hocalarından dersler okudu. Çocukluk döneminde ailenin maddi imkansızlıkları nedeniyle sadece yakın bölgelerdeki hocalardan istifade edebilmiştir.
Askerlik vazifesinin ilk bölümünü Amasya’da ifa ederken 1960 ihtilali olmuş; vatani vazifesinin ustalık bölümünü Muş’ta Çavuş olarak yaptı.
Merhum Ali Hocaefendi’nin asıl ilmi hayatı askerden sonra başlamıştır.
1960’lı yılların başında İstanbul’a gidip Gönenli Mehmet Efendi’nin riyasetindeki kurslarda ilim tahsiline başladı.
Hafızlığını burada tamamladı. Arapça, Akaid, Fıkıh, Tefsir, Hadis, Fıkıh, Mantık ve Usul Dersleriyle birlikte İslami İlimlerde yoğun bir ilmi temponun içerisinde buldu kendini.
O dönemlerde Merhum Sadrettin Yüksel Hocaefendi ile de yolları kesişmiş; kendisinden ders okuma imkanı bulmuştur.
Nuru Osmaniye Kur’an Kursu ve Beyazıt Camii’nde Merhum Abdurrahman Gürses Hoca’dan istifade etmiştir.
Gönenli Mehmet Efendi’nin rahle-i tedrisinde iken kendilerini ziyarete gelen Merhum Ömer Nasuhi Bilmen Hocaefendi’nin sohbetlerinde bulunmuş; özellikle fıkıh alanında kendisinin ilmi değerlendirmelerini yüz yüze alma fırsatını çok iyi değerlendirmiş; kendisine zaman zaman sorular sorarak dini meselelerin müzakeresinde bulunma bahtiyarlığına ermiştir.
(O dönemle ilgili özlem dolu hatıralarını imkan buldukça web sitemizden paylaşmaya gayret edeceğiz.)
Talebelik döneminde Gönenli Mehmet Efendi’nin görevlendirmesiyle Ramazan aylarında İstanbul, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Kastamonu illerinde çeşitli camilerde İmam Hatip olarak görev yaptı.
Girmiş olduğu bir çok sınavda birincilikler ve dereceler elde eden Merhum Ali Hocaefendi, dönemin Diyanet İşleri Başkanı Lütfi Doğan’ın özel misafiri olarak Ankara’ya davet edilmiş; evinde misafir edilmiştir.
1960’lı yılların sonunda, İcazetini aldıktan sonra Yozgat’a ailesini ziyaret için gitmiş; ziyaretten sonra İstanbul’a dönerek talebelik yaptığı kurslarda hocalık yapması için çağrılmıştır.
O dönemde annesinin rahatsızlığı ilerlemiş, yürüyemez hale gelmiştir. Annesinin, yanında kalması konusundaki sürekli ısrarı üzerine hocalarından izin alarak annesinin yanında kalmış ve Elmalıçiftliği Köyünde İmam Hatip olarak göreve başlamıştır.
İmam Hatiplik Görevi esnasında her yaş grubunda, sayısız insana Kur’an-ı Kerim ve Dini Bilgiler öğretti.
1979 yılında annesini kaybeden Merhum Hocamız 1998 yılında, göreve ilk başladığı Elmalıçiftliği Köyü’nde İmam Hatip’likten emekli oldu.
Emekli olduktan sonra kendisini tamamen okumaya ve ilme vermiş; kitaplardan bir dünyanın içine bıraktı kendini.
Otuz yıla yakın görevi esnasında, göreviyle ilgili, yazılı veya sözlü, hakkında tek bir olumsuz durum söz konusu olmamıştır. Otuz yıllık görevde kullandığı yıllık izin, her yıl bir haftayı bulmuyordu. Bu izinler, zaruri ihtiyaçlarla sınırlı idi.
Kız istemeden, saat tamirine, sıhhiye hizmetlerine; taş duvar ustalığından ağaç aşılama v.b. her türlü tarım işlerine; arıcılıktan hayvancılığın her türlüsüne; arabuluculuktan maddi-manevi sıkıntıda olanların imdadına yetişmeye çalışan, eşine az rastlanan bir iyilik abidesi idi.
Edep, haya, nezaket, görgü ve beşeri münasebetlerde erişilmesi çok güç bir zirve hayatı..
… Ve 16 Eylül 2020’de Refik-i A’la, yani En Yüce Dost olan Allah’ın davetiyle Rabbine kavuştu.
Allah’ın (c.c.) rahmeti ve Resulullah’ın şefaati üzerine olsun..
AMİN !